Reuters'a konuşan yetkililer Ziraat Bankası, Vakıflar Bankası ve Halkbank’la Hazine arasında toplamda aktarılacak sermaye miktarıyla ilgili görüşmeler sürerken, yeni kaynağın ne zaman ve nasıl yaratılacağına dair henüz bir netlik yok.
Ziraat Bankası, Vakıflar Bankası ve Halkbank'la Hazine arasında toplamda aktarılacak sermaye miktarıyla ilgili görüşmeler sürerken, yeni kaynağın ne zaman ve nasıl yaratılacağına dair henüz bir netlik yok.
AA’nın aktardığına göreyse Türkiye Varlık Fonu (TVF), kamu bankalarının çekirdek sermayelerini artırmak için yeniden harekete geçerek, Ziraat Bankası, Vakıfbank ve Halkbank’ın her biri için 20 milyar liranın üstünde sermaye artıracağı öğrenildi.
50 MİLYAR LİRAYI GEÇEBİLİR
Kaynaklar seçim öncesinde ekonominin desteklenmesi ve beklenen Kredi Garanti Fonu’nun (KGF) kullandırılması için sermaye ihtiyacının olduğuna dikkat çekti.
Bir bankacılık kaynağı, “Diğer bankalara da farklı tutarlarda sermaye artırımı yapılması planlanıyor. Toplamda 50 Milyar TL’nin üzerine çıkabilir” dedi.
Kamu bankaları son dört-beş yıldır ucuz finansman ve KGF kredileriyle ekonomiyi desteklerken, bu bankalardaki sermaye ihtiyacını da artırıyor. Kamunun kredi pazarından aldığı paysa sağlanan bu desteklerle yüzde 50’ye yaklaşarak tarihi zirvelere yükseldi.
Kamu bankalarında sermaye artırımı ihtiyacının olduğunu kaydeden bir ekonomi yetkilisi, sermaye ihtiyacının 50 milyar liranın altında olmadığını belirterek “Şu anda değerlendiriliyor. KGF kullanımı için de bu gerekiyor. Ancak hızlı şekilde adım atılması gerekecek” dedi.
Kamu bankalarındaki son iki sermaye artışı TVF tarafından yapılırken, TVF kamu bankalarına Mart 2022’de de 51,5 milyar lira, Mayıs 2020’deyse 21 milyar lira sermaye desteği sağlamıştı.
Bundan önceyse Eylül 2018’de Vakıfbank tahvil ihracı yöntemiyle İşsizlik Fonu’ndan 5 milyar lira, Halkbank 3 milyar lira sermaye desteği almıştı. Nisan 2019’da toplam 3 milyar avro tutarında sermaye benzeri tahvil ihracında bulunmuşlardı.
BANKALAR ŞİKAYETÇİ
Bankalar, 24 yılın zirvesindeki enflasyonist ortamda tarihi rekor seviyelerde kârlar açıklasa da, özel bankalar kârların reel anlamda enflasyonun altında kaldığından ve ekonomi yönetiminin yaptığı düzenlemelerle bilançolarının baskılandığından şikayet ediyor.