Adana Organize Sanayi Bölgesi (AOSB), 2023 yılında 50. yılını geride bırakmaya hazırlanırken daha güçlü Türkiye için üretiyor, ürettikçe gücüne güç katıyor. 32’si yabancı sermayeli toplam 386 firma ile Adana ekonomisinin kalbi konumunda bulunan AOSB, ülke ekonomisine değer katmaya devam ediyor.

AOSB Bölge Müdürü Ersin Akpınar, 29 Mart 1973 tarihinde Bakanlar Kurulu Kararı ile 1.120 hektar alanda kurulan, ilk müteşebbis heyeti 21 Nisan 1977 tarihinde oluşturulan, istimlak çalışmaları 1978’de, altyapı inşaatına 1984’de, arsa satışlarına 1990’da başlanan ve ilk bacaları 1992’de tütmeye başlayan bölgenin, geçen 50 yıllık süreçte Türkiye’nin sayılı OSB’leri arasında yer almayı başardığını bildirdi.

Akpınar, Türkiye’nin sanayileşen ilk kentleri arasında yer alan ve buna bağlı olarak güçlü bir sanayi kültürüne sahip olan Adana’nın ekonomisine yön veren AOSB yönetimi olarak, katılımcılarına sorunsuz ve kesintisiz üretim imkanlarını sunmakla kalmayıp, yenilikçi hizmetler sunmaya özen gösterdiklerini ifade etti.

Girişimcilik ekosisteminin öncüsü

AOSB; nitelikli eleman istihdamına hitap eden Ç.Ü. Meslek Yüksek Okulu ile Özel Meslek Lisesi, Ar-Ge TÜBİTAK, Ar-Ge /Tasarım Merkezi Kurulum Destekleri, Marka Tescil İşlemleri, Üniversite-Sanayi İşbirliği, KOSGEB Destekleri, Kümelenme Faaliyetleri, Yeşil Mutabakat Faaliyetleri, Search Engine Optimization (SEO), Kuluçka Merkezi Faaliyetleri, Ulusal Çaplı Sanayi Odaklı proje Yarışmaları ile girişimcilik eko sisteminin oluşmasına öncülük ediyor.

AOSB Bölge Müdürü Ersin Akpınar, yüzde 100 doluluk oranına sahip olan AOSB’nin 32’si yabancı sermayeli toplam 386 firma ve hepsinden önemlisi ülkesini seven ve bu sevgiyle üreten sanayicileriyle büyümeye devam ettiğini bildirdi.

Bölgenin cazibesi artıyor

Akpınar, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın Doğu Akdeniz Ana Konteyner Limanı’nın Yumurtalık ilçesinde yapılacağını açıklamasının, genişleme alanlarındaki yeni sanayi parsellerini gösterilen yoğun talep nedeniyle kura ile tahsis eden Adana Organize Sanayi Bölgesi’nin cazibesini daha da artırdığını vurgulayarak, şunları kaydetti:

“Liman ve benzeri tesisler Türkiye için çok ciddi dikkat çekici yatırımlar. Nereye yapılırsa yapılsın, ekonominin o noktada yoğunlaşmasını veya canlanmasını sağlar. Yumurtalık bölgesinde böyle bir liman hayata geçirilecekse, doğal olarak bu bölgede bir sanayi aksı oluşması beklenir. Aynı bölge içerisinde Ceyhan Endüstri Bölgesi, Ceyhan OSB, Kimya OSB ve Adana OSB olduğu dikkate alındığında, önümüzdeki süreçte Türkiye’de gelişebilecek nadide yerlerden biri olduğunu ifade edebilirim.”

"Çukurova sıçrama noktasının eşiğinde"

Akpınar, Çukurova’nın bir sıçrama noktasının eşiğinde olduğuna dikkati çekerek, “Hem limanı kullanacaksınız, hem sanayi için gerekli altyapı bulunacak. Ayrıca Türkiye’de bu liman bağlantısını sağlayabilecek çok fazla alternatifin olmadığını da görüyoruz. Gebze-Kocaeli hattında, İzmir hattında ekonominin yoğunlaşması ve yer olmaması nedeniyle, alternatifsiz olarak buranın gelişme ihtimali kaçınılmazdır. Liman ve diğer yatırımlar gerçekleşirse, Çukurova çok hızlı bir şekilde güçlenecektir. Bu bölge 10 yıl sonra dünyada çok daha fazla dikkat çekecek bir bölge olacak” dedi.

Üniversitelerin bilgi gücünü sanayiye kazandırmak için birçok projeyi hayata geçirdiklerini belirten Bölge Müdürü Akpınar, “Çünkü, küreselleşen dünyada artık sadece üretmek yetmiyor, katma değerli üretmek zorundayız. Kalkınmamızın itici gücü olan ihracatımızı artırmanın en önemli yollarından birisi budur” ifadesini kullandı.

Döngüsel ekonomi dönemi

Globalleşen dünyada, endüstriyel ekonomide üretim, kullanım ve imha süreci yerine dönüşümü ve yeniden dönüşümü esas almayı ifade eden döngüsel ekonomi dönemi başladığını hatırlatan AOSB Bölge Müdürü Erksin Akpınar, şunları söyledi:

“Karlılık; kaynakların mümkün olduğu kadar geri dönüşümden kazanılması ve atıkların mümkün olduğu kadar yeni kaynaklara dönüşebilmesiyle ölçülmeye başlamıştır. Döngüsel ekonomi dediğimiz bu döneme ayak uyduran Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi olarak; dünyanın içinde bulunduğu dönüşüm, sanayicilerimizin ihtiyaçları ve taleplerini ön planda tutarak projelerimizi hayata geçirmekteyiz.”

Yeşil mutabakata hazırlık

Bölge Müdürü Akpınar, yeşil mutabakata hazırlık çerçevesinde yapılan çalışmalara da dikkati çekerek, şöyle devam etti:

“İklim krizine karşı daha yaşanabilir bir dünya inşa etmek, sistemi insancıl bir şekilde dönüştürmek için önümüzde üzerinde uzlaşı sağlanmış yol haritaları da bulunmaktadır. Bunlardan en önemlisi de Avrupa Yeşil Mutabakatıdır. Türkiye’nin en büyük ticaret partneri olan AB, çevresel problemleri tek başına çözemeyeceğinden hareketle iş birliği içinde olduğu ülkelerden de Yeşil Mutabakat çerçevesinde birtakım kriterlere uymasını bekleyecektir. AOSB yönetimi olarak, katılımcılarımızın kriterlere uyumuna öncülük etmek amacıyla 2021 yılında Yeşil Mutabakatın ilk adımlarını attık. 2021 yılı içinde iki çalıştay düzenledik. Ayrıca aksiyon planları yaparak, firmalarımız için uygun projeler geliştirmeye devam ediyoruz.”

Sürdürülebilirlik

Günümüz dünyasında, mevcut kaynakların daha bilinçli bir şekilde kullanılmasının yanı sıra yeni kaynaklar oluşturmak, çevreyi korumak ve ekonomik eşitsizlikleri ortadan kaldırmanın kalkınmanın temel konuları arısına girdiğini anlatan Bölge Müdürü Ersin Akpınar, bunun da “sürdürülebilirlik” olarak tanımlandığını ifade ederek, şöyle konuştu:

“Toplumların ve ülkelerin gelişmesinde önemli rol oynayan, çevrenin korunması ve kaynakların ekonomik bir şekilde kullanılması ile birlikte gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmak ancak Sürdürülebilirlik ile mümkündür. Bu önemden dolayıdır ki; Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi olarak, katılımcılarımıza sadece sorunsuz ve kesintisiz üretim imkanları sunmakla yetinmiyoruz. Bölgemizde faaliyet gösteren firmaların ekonomik, çevresel ve sosyal etkilerini ele alarak önemli etkiler oluşturacak projeleri hayata geçirmelerine öncülük ediyoruz.”

Endüstriyel simbiyoz

Çevrenin ve doğal kaynakların tahribinin günlük yaşayışı etkilemesiyle yeni üretim modelleri arayışına giren insanoğlunun ortaya çıkardığı bir sürdürülebilir üretim modeli olan Endüstriyel Simbiyozu da önemsediklerini belirten AOSB Bölge Müdürü Ersin Akpınar, Proje Destek Ofisi aracılığıyla kümelenme çalışmalarına başlandığını hatırlatarak, şu bilgileri verdi:

“Aynı ya da benzer iş kolunda faaliyet gösteren, birbirini tamamlayıcı ürünler imal eden, coğrafi olarak birbirine yakın firmalar ve onları destekleyici firma ve kurumların bir araya geldiği bir çalışma modeli olan Kümelenme çalışmalarıyla firmalarımız arasındaki simbiyoz güçlendirilmekte ve bir firmanın tek başına yapamadığı firmaların bir araya gelip güç birliği yapmasıyla hayata geçirilebilmektedir. Bu güç birliği sadece bölgedeki sanayicilerimizle sınırlı kalmamakta ve tüm Adana il genelinde yaygınlaştırılmaktadır. Bu çerçevede, iş birliklerine açık Adana genelinde 19 firma ile Medikal Kümelenme, 40 firma ile de Elektromekanik Kümelenme oluşturulmuştur. Orta vadede bu şekilde 10 tane küme oluşturulması ve firmalar arası iş birliklerinin artırılması planlanmaktadır.”

Kuluçka merkezi

AOSB Bölge Müdürü Ersin Akpınar, üniversitelerin bilgi gücünü sanayiye aktarmak amacıyla üniversite- sanayi iş birliğinin en güzel örneklerini oluşturan projeleri hayata geçirdiklerin belirterek, şöyle devam etti:

“Girişimcilere ve akademisyenlere projelerini çalışıp, sanayicilere sunabilecekleri AOSB Küp Girişimcilik Merkezi (Kuluçka Merkezi) kurma çalışmalarını 2021 yılında başlatıp, 2022 yılının Mayıs ayında hizmete açtık. Kuluçka Merkezi’mizde iş fikirlerinin akademik bilgi birikimiyle bütünleşmesi sağlanarak, katma değerli projelerin ortaya çıkarılması hedeflenmektedir. Merkezimiz girişimcilik ruhunu beslenmesi ve girişimci ekosisteminin hayata geçirilmesi açısından büyük önem taşımaktadır.”

GES yatırımları

Akpınar, bölgedeki firmaların yılda yaklaşık 2 milyar kilovatsaat enerji tükettiğini ve bunun Adana’nın toplam enerji tüketiminin yüzde 25’ini oluşturduğunu, enerji ihtiyacını çevreci yöntemlerle karşılamak üzere GES Santrali yatırımları için bölge sanayicilerine öncülük ettiklerini belirterek, şunları söyledi:

“Bölge Müdürlüğü olarak Kullanma Suyu Tesislerimizde kurduğumuz GES yatırımı ile tesislerimizin toplam enerji tüketiminin 3’de birini karşılıyoruz. Hali hazırda OSB ve fabrikaların toplamı olarak devreye alınmış 142 MW’lık GES yatırımı var. Ayrıca devreye alınması beklenen 90 MW’lık ilave yatırım mevcut. Bölge Müdürlüğü olarak OSB içerisindeki arazilerimize 10 MW’lık GES daha kuracağız.”

Akpınar, savaşların artık topla tüfekle değil ekonomik güçle yapıldığına dikkati çekerek, toplam 21 farklı sektörde faaliyet gösteren katılımcılarının, Türkiye’nin istihdam ve üretim gücüne güç katarak, ülkenin ekonomik kalkınmasına katkı çabasını sürdürdüğünü sözlerine ekledi.